2017-2018 Yeni Adli Yıl Açılışı Osmaniye Barosu Avukatları,Stajyerleri ile Osmaniye Adliyesi Hakim-Savcı ve Adliye Personellerinin katılımı ile Atatürk anıtı önünde Çelenk Sunumu,Saygı Duruşu ve İstiklal Marşımızın okunduğu törenle gerçekleştirildi.Törende Baro Başkanımız Av. Dilem AKSOY ve Cumhuriyet Başsavcımız Ali İrfan YILMAZ, 2017-2018 Yeni Adli Yıl Açılış konuşması yapmışlardır.
Osmaniye Barosu Yönetim Kurulu olarak tüm hukuk camiasının 2017/2018 Adli Yılı'nı kutlar,başarı ve mutluluk dileriz.
Osmaniye Barosu Yönetim Kurulu
Baro Başkanımız Av. Dilem AKSOY'un 2017-2018 Yeni Adli Yıl Açılışında yapmış olduğu konuşma metni:
Sayın Başsavcım,
Sayın Komisyon Başkanım,
Hakim,Savcı ve Avukat meslektaşlarım ,
Hakim ,savcı,avukat adayı meslektaşlarım,
Adliyemizin değerli personeli
Basınımızın değerli emekçileri ,
sizleri şahsım ve Osmaniye Barosunun tüm organları adına saygıyla selamlıyor,2017-2018 yılı Adli Yılının açılış programına hoş geldiniz diyorum.
Sözlerimin başında öncelikle aramızdan ayrılmış tüm yargı mensubu meslektaşlarımızı rahmetle anıyorum.
Adli yıl açılışları tüm ülkede yargının ve yargının sorunlarının konuşulduğu bir gündür.Hepinizce bilindiği üzere yargı sorunları ülke gündeminden ya da ülke sorunlarından ayrı düşünülemez.Maalesef yeni adli yıla yargının ağır sorunları ile başlıyoruz.Ancak ümidimizi yitirmiyor,motivasyonumuzu bozmuyoruz zira çözümün hukukun üstünlüğünden geçtiğini biliyor,söylemeye devam ediyoruz.
Kıymetli meslektaşlarım bildiğiniz üzere 80 milyon insanımıza yönelik 15 Temmuz hain darbe girişiminin millet-devlet eli ile bastırılmasından sonra farklılıklarımızın da bilincinde olarak ama ötekileştirmeden birlik ve bütünlük içerisinde olmanın önemini bir kez daha tecrübe ettik.
Bu hain kalkışma sonrası ilan edilen OHAL ve hemen akabinde çıkartılan KHK lar son derece anlaşılır bir durum iken ne yazık ki kısa bir süre için ve yurttaşa değil devlete karşı ilan edildiği söylenen OHAL bir yılı aşkın bir süre olmasına karşın hala devam etmektedir.OHALe bağlı çıkartılan yaklaşık 28 KHK TBMM nin yasama faaliyeti ile düzenlemesi gereken konuları da içermektedir.Oysa Anayasamızda yasama yetkisi Türk Milleri adına Türkiye Büyük Millet Meclisine ait olduğu son derece açık olup bu yetki devredilemez
Bu hain girişimin ardından yapılan soruşturmalar ve başlayan kovuşturmalarla en büyük sınavı veren kurumlardan birisi de kuşkusuz adalet teşkilatımızdır.
Bu süreçte hukukun bir gün herkese lazım olacağı bilinci ile hareket edebilen ,hukukun üstünlüğü ve adil yargılama ilkelerini işletebilen ve buna yardımcı olan tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruyabilmiş tüm savcı,hakim ve avukatlara teşekkür ederim.
15 Temmuz gibi girişimlerin tekrar yaşanmaması için en başta kamu görevlerine girişte siyasi görüşlerin yada bir yerlere aidiyetin değil liyakatın esas alındığı bir sistem benimsenmek zorundadır.Zira devletin kurumlarına alımlarda yapılacak olan liyakat dışı yaklaşımların , henüz Fetö belasından kurtulmamış iken ülkemizi bir başka belanın içerisine çekmesi kaçınılmazdır.Bizler artık devletin içerisinde kirli odakların yuvalanarak güç kazanmasını istemiyoruz.
Adalet bir toplumun can damarıdır.Adalet duygusunun yara aldığı toplumlarda bireylerin hak ve özgürlüklerinden bahsedilemez. Bu gün insanımızın tahrip olan adalet duygusunun en büyük nedenlerinden birisi hiç kuşkusuz yine bu hain terör örgütünün devlet içerisinde içerisin de yuvalanarak yapmış olduğu eylemlerdir.
Ve bu yara alan adalet duygusunun tesisi ise ancak gerçek bir demokrasi ile idare edilen bir hukuk devleti olmaktan geçer.Demokrasiyi ve hukuk devletini olmazsa olmaz gören anlayış terörde dahil tüm sorunlarımızın çözümünde anahtar olacaktır.
Ve hayatlarını hukukun üstünlüğüne ,yargı bağımsızlığına adamış binlerce yargı mensubu meslektaşımız bu ülkenin insanlarının zedelenen adalet duygusunu onarmak için mücadeleye devam edecektir.
Bizler el ele vererek insanlara güven veren ,adalet dağıtılan bir sistem için,
hakim-savcı tarafsızlığı ve bağımsızlığı,avukatın savunma özgürlüğü için ,
adil yargılamalar yapılması için,suçluyu suçsuzdan,haklıyı haksızdan ayırmak için ,
yargıda keyfiliklerin olmaması için,savunmanın içselleştirildiği bir sistem için ,
çağdaş dünyanın ihtiyaçlarına çözüm üreten bir yargı sistemi için çalışmaya ve doğru bildiklerimizi söylemeye devam edeceğiz.
Bu gün bir çoğumuz kürsülerden aynı şeyleri söyleyeceğiz.Bizim çabamız ateşe su taşıyan karıncanın çabasıdır.Hepinizin bildiği o hikayede ki gibi tarafımız bellidir .
Biz;Büyük Atatürk'ün kurduğu tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti'nde ,temel hak ve özgürlüklere ,cumhuriyetin temel ilkelerine,laik,sosyal,hukuk devletine ,yargı bağımsızlığına ,evrensel hukuk kurallarına olan inanç ve tarafımızla yeni adli yılın tüm yargı mensuplarına ,çalışanlarına ve adalet bekleyen tüm yurttaşlarımıza hayırlı olmasını diliyoruz.
En içten saygılarımla
05.09.2017
Av.Dilem Aksoy
Osmaniye Baro Başkanı
Osmaniye Barosu, tüzel kişiliğe sahip kamu kuruluşu niteliğinde bir meslek kuruluşudur. Baromuzun kuruluş tarihi 12.03.1997'dir. İlk Kurucu Başkanımız Av.Ünsal KÖKTEN' dir.
Baromuz oluşturduğu alt komisyonlarda; yasal düzenlemelerle ilgili çalışma yapmakta, özellikle demokrasi ve insan hakları adına uygulamada ortaya çıkan aksamalara karşı sorumluluk bilinciyle etkin bir biçimde mücadele vermektedir.